بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَإِذَا ٱلسَّمَآءُ فُرِجَتۡ ٩

Gök yarıldığı vakit,

– İbni Kesir

وَإِذَا ٱلۡجِبَالُ نُسِفَتۡ ١٠

Dağlar atıldığı zaman,

– İbni Kesir

وَإِذَا ٱلرُّسُلُ أُقِّتَتۡ ١١

Peygamberlerin vakti geldiği zaman,

– İbni Kesir

لِأَيِّ يَوۡمٍ أُجِّلَتۡ ١٢

Hangi güne ertelenmişti?

– İbni Kesir

لِيَوۡمِ ٱلۡفَصۡلِ ١٣

Hüküm gününe,

– İbni Kesir

وَمَآ أَدۡرَىٰكَ مَا يَوۡمُ ٱلۡفَصۡلِ ١٤

Hüküm gününü hangi şey bildirdi sana?

– İbni Kesir

وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ ١٥

O gün; yalanlayanların vay haline.

– İbni Kesir

أَلَمۡ نُهۡلِكِ ٱلۡأَوَّلِينَ ١٦

Öncekileri Biz helak etmedik mi?

– İbni Kesir

ثُمَّ نُتۡبِعُهُمُ ٱلۡأٓخِرِينَ ١٧

Ardından sonrakileri de onların arkasına takacağız.

– İbni Kesir

كَذَٰلِكَ نَفۡعَلُ بِٱلۡمُجۡرِمِينَ ١٨

İşte Biz; böylr yaparız suçluları.

– İbni Kesir

وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ ١٩

O gün; yalanlayanların vay haline.

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu